Kimi insan verdiği mücadeleleri hatıralarına yazar. Kimi insan kavgalarını, nefretlerini, olumsuz duygularını…
Kimi insan özel hayatını yazar, aşklarını, ilişkilerini, hayal kırıklıklarını, hüzünlerini…
Elçin Gümrükçüoğlu’nun hatıralarında bunları bulamayacaksınız. Elbette kızdıkları da oldu onun, küstükleri de…
Mutsuzlukları da…
Ancak o yazarken, bunları neredeyse hiç dile getirmemeye çalıştı. İstedi ki sizinle güzel şeyler paylaşsın. Hayatın çirkin yüzünü değil, mutlu, gülümseyen yüzünü göstersin.
Bir dostu, “Sen, birçok insanın hayal ettiği şeyleri yaşamışsın!” demişti ona. Belki de haklıydı. Çünkü hayat yolu krallar, kraliçeler, prensesler, prensler, asiller, dünyaca ünlü Hollywood yıldızları, kitlelerin hayran olduğu büyük sanatçılarla kesişti. Dünya tarihine damga vurmuş devlet başkanları, başbakanlar, bakanlarla aynı sofralarda bulundu, aynı sohbetlerde yer aldı. Saraylarda ağırlandığı da oldu, çok şöhretli kişileri masasında ağırladığı da…
Bu sebepten, onun hatıralarını okurken, kraliçeler, krallar, prensesler, cemiyet hayatında bildiğiniz isimler, hayran olduğunuz sanatçılarla karşılaşacaksınız. Gezip gördüklerini, zevk aldığı seyahatleri, ülkeleri ve güzellikleri de yazmaya çalıştı. Sakın ola ki bunları övünmek adına yazdığı düşünülmesin. Bütün bunlar onun hayatının bir parçasıydı ve bir şekilde paylaşılmalıydı…
İstanbul’da başlayan, Ankara, Kahire, Tahran, Strasbourg, Londra ve Girne’de devam eden bir hayatın, okumayı arzu edenler için küçük bir özeti bu…
Zevk alarak okumanız ve kendi hayatınızın da sizin istediğiniz gibi güzel geçmesi dileğiyle..